Bilinçaltına subliminal mesajlar göndermeye dayanır. Özelliklede reklam sektörü ve derin devletler bunu çok kullanmışlardır. Bu ilginin ortaya çıkışının temelinde James McDonald Vicary'nin bir sinemada deney yapmasıdır. Sinemada 25. Kare tekniğini kullanarak insanlara mısır ve coca cola almaya ikna etmiştir. Buradaki benim asıl amacım subliminal yönlendirmeyle insanların hayal dünyasına girmektir. Kısacası subliminal yönlendirmenin hayal dünyasına insanları sokmaktır.
25. kare tekniğinde insanları insanların fark edemeyeceği uyaranları koymaya yarar. Bunlar resimler, yazılar, ve sesler olabilir. Daha çok dürtülerle hareket edilir. Doğum, ölüm, cinsellik, açlık, barınma, egemen olma, kısacası fizyolojik ihtiyaçlar üzerine kurulmuştur.
Bir noktaya dikkat etmek gerekir herkesin ve her kesimden insanın algı düzeyi farklıdır. Bundan dolayı bu uyaranların etkili olması için devamlı yenilenmesi ve kişilerin karşısına farkında olmadanda gelmesi gerekir. Yoksa sönük kalır ve uyaranın etkisi düşer. Pavlovun köpekleri gibi düşünün.
Bilinç süzgecine takılmadan geçen ve insanların güdülerine ve dürtülerine hitap eden (doğum, ölüm, cinsellik) bir uyaranın bir anlamda insanın otomatik pilotu olan bilinçaltını etkileyebilir ve farklı davranışlara itebilir. Bunun olması içinde uyaranın şiddetli ve devamlı olması gerekmektedir. Göz görmeden beyin görür; kulak duymadan beyin duyar bunu sonucunda da bilinçaltı görür ve duyar. Bir reklamdaki unsur (doğumu temsil eden cinsel öğe veya ölümü temsil eden kurukafa) kişilerin o ürünü almasını sağlayabilir. O ürüne ilgi duymasını sağlayabilir. Bu öğeler resimlerin içine gizlenmiştir. Video kareleri arasına yerleştirilen cümlelerde, komutlarda kişiyi gösterilen bir biçimde davranmaya itecektir. Bu olayda bilinçli bir algı yoktur sadece tepki vardır.
Bilinçli bir şekilde görülmeyen ve duyulmayan bir uyaran bizi yönetebilir. Bununda etkili olabilmesi için uzun süre bu uyarana maruz kalmak gerekir yoksa bir veya iki defa görmekle etkili olmayacaktır. Bu durum ilk duyulduğunda insanı korkutsada sanıldığının aksine gerçekleşmesi güçtür. Çünkü bir hastalığın bile etkili olabilmesi için zaman gerekir. Ayrıca radyasyonun bile etkili olabilmesi için ona uzun süre maruz kalmak gerekir.
Sonuca Vicary sinemanın sonunda ulaşabilmişti. İnsanoğlu tabiatı gereği gördüğü duyguğu ama bilinçli olarak farkında olmadığı uyaranlardan etkilenir. Buda bilinçaltının var olduğunun bir sonucudur. Bilincin farkındalığının olmaması sebebiyle subliminal yönlendirmeye maruz kalmaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder